BİTLİS NEWS (BİTLİS) - Bitlis Valiliği Toplantı Salonunda düzenlenen programda, imara aykırı ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması konuşuldu.
Toplantıya katılan Bitlis Valisi ve Belediye Başkan Vekili İsmail Ustaoğlu, bu konunun bir an önce hayata geçirilmesi için özellikle muhtarlardan takipçisi olmaları konusunda ricada bulundu. Vatandaşla devlet arasında ihtilaflı olan bu imar konusunun giderilmesi için ‘İmar Barışı’nın çok önemli bir adım olduğunu kaydeden Ustaoğlu, “Türkiye’de 13 milyona yakın imara aykırı bağımsız bölüm olduğu tahmin ediliyor. Tabi yıllardır bu konuda maalesef farklı çözüm öneri ile çözüm bulunmaya çalışılırken, bir türlü sonuç alınamayan ve kronik bir şekilde vatandaş ile devlet arasında sürekli sürüncemede kalan bir husus olarak devem ediyor. Vatandaş bir şekilde evini yapmış, elektriğini ve suyunu bağlamış, ama bakıyorsunuz hala tapuda bina değil de arsa veya arazi görünüyor. Haliyle vatandaşın devletle veya bankalarla bir işi olduğu zaman kredi çekecekse ve binayı ipotek olarak kullanmaya kalktığı zaman, ortada kayıtlı bir bina olmadığı için doğal olarak oralarda kullanamıyor. Allah korusun bir afet durumu veya bir devletimizin yardımı ve desteği ile alakalı bir husus gündeme geldiğinde, yine ortada bina görünmediği için vatandaşımıza bu konuda istenen destek verilemeyecektir. Milyonları ilgilendiren, ülkemizin her yerinde sıkıntı olan bu hususu çözümleme adına kısacası ‘İmar Barışı’ dediğimiz, hükümetimizin uygulamaya koyduğu bu çalışma çok ciddi sonuçları olan ve vatandaşla devlet arasında ihtilaflı olan bu hususun giderilmesi adına çok önemli bir adım niteliğinde olan bir çalışma olacaktır. Sizlerden istirhamımız, bu hususun bir şekilde muhtarlarımız kanalıyla vatandaşlarımıza ulaştırarak hemen bir an önce hayata geçirilmesidir” dedi.
Toplantıya katılan muhtarlara yönelik seçim güvenliğiyle ilgili bilgilendirmede de bulunan Ustaoğlu, “24 Haziran’da ülkemiz bir seçime gidiyor. Allah’a şükrüler olsun, almış olduğumuz tedbirlerle huzurun ve güvenin en üstte olduğu bir dönemi hep birlikte yaşıyoruz. Vatandaşımızın özgür iradesi ile sandığa gitmesinde tüm tedbirlerimizi en üst düzeyde aldık. Adeta arzu ediyoruz ki 24 Haziran bir demokrasi şöleni şeklinde olsun. En ufak bir sıkıntı yaşamadan vatandaşımızın özgür iradesi ile sandığa geleceği bir ortamın oluşması bizlerin en önem verdiği husustur. Bizlerde ilimizde gerekli tedbirleri aldık. Seçim kurulları ile istişarelerimizi yaptık. Muhtarlarımızdan istirhamımız, köylerde bu konuda vatandaşımızın özgür iradesini engellemeye yönelik veya baskı altına almaya yönelik en ufak bir duyum, en ufak bir baskı hissettiğiniz an bunu güvenlik güçleri ve bizlerle paylaşmanızdır” diye konuştu. ‘İmar Barışı’nın hedeflerinden bahseden Çevre ve Şehircilik İl Müdür Vekili Abdusselam Tadik ise, imar mevzuatına veya ruhsata aykırı yapılara verilecek yapı kayıt belgesiyle vatandaşların imar sorunlarının çözüme kavuşturulacağını belirtti. 31 Aralık 2017 tarihinden önce ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı yapılmış kırsal ve kentsel alanlardaki tüm yapıların ‘İmar Barışı’ kapsamında olduğunu ifade eden Tadik, şunları söyledi:
“Ülkemizde imara aykırı yapılardan kaynaklanan sorunlar uzun yıllardır Türkiye’nin gündemini işgal eden en önemli konuların başında gelmektedir. Ülkemizde 26 milyon bağımsız birim bulunmaktadır. Bu bağımsız birimlerin en az yüzde 50’sinin kaçak durumda olduğu, bu da yaklaşık olarak 13 milyon bağımsız birime tekabül ettiği bilinmektedir. Bu durum vatandaş ve belediyeler arasında imardan kaynaklı sorunların ortaya çıkmasına ve mahkemelerde altından kalkınmayacak dosyaların birikmesine yol açmaktadır. Ayrıca belediyeler imara aykırı yapılarla ilgili olarak yıkım işlemini birçok sebepten dolayı gerçekleştirememektedir. Bu soruna çözüm getirmek maksadıyla ‘İmar Barışı’ adı ile yasal bir düzenleme gerçekleştirilmiştir. ‘İmar Barışı’nda hedef; vatandaşlarımızın devletle ihtilaflı durumunu ortadan kaldırmak, imara aykırı, ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı olan yapıların kayıt altına alınması yoluyla bu yapılara yaslık kazandırmak ve kentsel dönüşüm çalışmalarını sağlıklı bir şekilde dürmektir.”